Gel de şu donmuş gönlümüze aşk ateşini koy
ve şu güzel yüzünle sönmüş meş'alemizi
yeniden yak, ateşle.
ve şu güzel yüzünle sönmüş meş'alemizi
yeniden yak, ateşle.
B'eşi Birime
Nerede
bir beş rakamı ile bir söz veya bağıntılı durum gelse ruhum hoş olur. Bugünde, binlerce yıl öncesinde.
Anı hissettiğimden beri beşe aşığım, sonsuza kadar vurgunum.
Beş ruhun sayısalıdır. Aklımızın kalbimizin razılık verdiği biz olmanın çaresizliğidir.
İşitme,
hissetme, görme, tatma ve koklama, ruh ve akıl ile birlikte ayırdedilmez eşsiz
bir zevktir.
Sevişmek,
sevmek ne güzel bir eylem, dilimizden düşmemeli, onun metaforunda nihai
aydınlığa ulaşmak, sunduğu hazza kavuşmak hedefimiz olmalıdır.
Fiziki
birleşme, açık bir şekilde imkansıza dayanmışsa, beşimizle ruhi
birleşmeyi başarırsak farklılığa kavuşmuşuz demektir.
Bu, yaratanla bir hale gelmeyi bulmanın en kısa yoludur. Dualiteyi
fizikten aşırdı mı insan, “erkek” ve “dişi” ya da “pozitif” ve “negatif”
imgelerden kurtulur. Bunu da tasavvur etmek yahut kolay olanını uygun bir şekilde
tamamlamak için en kolay yol belalı da olsa aşkı seçeriz.
Tutku
ve aşk sözleri içimizde heyecan verirken günahın zararsız olduğu ana erişmek ve
hayalde ruhun Tanrıyla olan bağlılığına kayan bir vecd de kendimizden geçmek. Ve ardından, dayanılmaz ve yasak şehvetimiz kendini manevi bir değere çevirir. Bu nedenle sevişmek
kurtuluşa, özgürleşmeye, ilahi boyuta götüren bir yol, bir araçtır.
Sınırları
fizikte aşamadığımız anlarda hayalde ikiliği silip süpürmeli ve iç alemde sevgili ile ölüp ve
dirilmelidir. Bu bir an içinde binlerce kez olduğundan melekler dahi bi-haberdir.
Platonik aşkta, fizik-üstü ruhların bir arada olduğu bir ilişkidir. Güzellik ve sonsuz bilgiye hayran olmak arzusu, derin bir spiritüeldir. İnsanda doğuştan hem cinsel hem de ruhi yönüyle vardır. Bu nedenle sevişmeyi arzulama
herhangi birbirine değil gerçeğinize ve eşinizle paylaştığımız güzelliktendir. Öyle ki, bu aşk, biri diğerinin ruhunda ve aklında
yeniden doğup yaşamak için, özgürce kendisini tamamen bırakması ve
‘öldürmesi’dir.
Aşıklar Tanrının varlığını hissederler. Birbirine tanrısallaşan sevgililer ilahi yüzün aynası olması
nedeniyle onlardan günah perdesi birleşmez şekilde kalkar.
Tanrım!
Tanrım! derler kendilerinden vazgeçerler. Artık sevgililer perde olmaz ayna olurlar.
Korkarlar ama içlerindeki sevgi bütün bildiklerini ve bu hali unutturmuştur. Bir sarhoşluk içinde dalar
giderler sessiz sedasız derinlere.
Sevgililer arasındaki bu aşk bir şekilde, o ilahi aşkın küçük bir parçası mirasçısıdır. Bu aşkı bulan
araya şüphe koymamalı ve tahakkuku
arasında bir perde olmamalıdır. Eğer bunu başarırsa Tanrı, tüm ilahi ihtişamı içinde
belirecektir.
Böyleyken, bu anlatılanların evveli beşin birlikteliği ile başlar. Beş, aşk yolunun vazgeçilmezidir.
Yorumlar
Yorum Gönder