bir ney Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Ah aşkım etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

N’olur

eşiğinin toprağından olmayan testideki şarap zehr olur dudağının kadehiyle içmeyenin ağlaması kan olur neşelenirken ayrılık demişsin acın yüreğe oturmakta önüne ön olmayanın varlığını bilinmeyenin batışı mı olur ressam hüneri yok güzelliğinde perişan bırakma beni garibim suya hasret kurnalara denizler aksa kanılmaz olur daha ne yapayım… niyazdan başka kapıkullarındanım hiçbir şeyden haberi olmayanlar halimden nasıl haberdâr olur ne hoştu gün geçirmek kafam gözlerim sarhoşlukta deliler gibi hayâline el çırpıyorum olmaz olsun böyle şeyler neden olur izsize izler nedir ki bana düştün dillerim  yok seslerimde aktı gözlerden sersem seller buz gönüllere bir yağmur olur düşmüşlerin karanlığına ay’ımsın karanlık gecemde susturmasaydın yüzlerce dilim vardı nedeni sen mi olacaktın şimdi lâl olur eriştiğim güzelliğin buğulu tanrıçası tanrının hediyesi meleğim seninle bir elif kalbimiz var gitme sen… dilime kan sızar bana acı n’olur

Uzun Bir Sessizliğin Ardından

  İlahım ki...  Ne kadar değerlidir Sensedim kalbim...ömrümün sonu! Bedenimi ürpertin kaplıyor...  İç çektiğim alevim  Çürüyorum ve öleceğim Bir öpücük veremez miydin  Böylesine sevmişken seni  Geceler boyunca ateşini kalbimde hissetti Kollarında yatan hayalim Düşümdür kırmızı dudakların  Yumuşak çatlağı arasındaki öpücüklerini   Ömür alevim sönmeden Kalbimin susmasına yeterdi  Ne kadar olsun  Dileğim öpüşürken ölmekti  Kim ne bilsin, Cahilce ve gençler gibi sevdiğimi Hep  kaybetmiş  Yıllar sonra bulmuş gibi hissettiğimi  Kendimin bile taklit edemediği Bir aşkla seviyorum Ama üzüntü ve korkum Kalbin unutabilir, ya ruhun aldatırsa...seni Asla tek kelime etme...  Gizlilerde sessizce  buluşsak Bir kez olsun  İyice sarılsak, güzelce öpsen beni Galiba ölmedeyim İsmail Hakkı Altuntaş

Biri Olmalı...

"Bana iyi geliyorsun…" diyebileceği biri olmalı insanın hayatında…  Başını alıp gitmek istersin ya bazen, işte o zamanlarda  şefkatine sığınabileceği biri olmalı insanın. Dünyanın bütün sıkıntısını, stresini bir sarılışında unutturabilen biri  olmalı. Hiçbir şeyi düşünmeden, hiç korkmadan, endişelerin olmadan kendini emanet edebileceğin biri… Öyle biri olmalı ki; en kötü zamanlarında bile seni  rahatlatabilmeli, unutmak istediğin ne varsa hafızandan  silebilecek biri… Uzun uzun onu anlatmak yerine, kısaca  “huzurum” diye özetleyebileceği biri olmalı insanın hayatında … Efendim

Aşk Senin Adın

  Tut ellerimden düşmem o zaman Bak gözlerime ölmem o zaman Sen yokken bil ki ben olamam Kendimi can taşıyor sayamam Yıkılsa dört duvar üstüme Sen varsan imkânsız yıkılmam Sanırım senin adın aşk olmalı sevgilim Kölesi de olurum ben bu tek kelimenin Ağlatmadı mı hayat sanki ikimizi de? Şimdi biraz mutluluk tanrımızdan hediye Sanırım senin adın aşk olmalı sevgilim Kölesi de olurum ben bu tek kelimenin Ağlatmadı mı hayat sanki ikimizi de Şimdi biraz mutluluk tanrımızdan hediye Aşk senin adın Tut ellerimden düşmem o zaman Bak gözlerime ölmem o zaman Sen yokken bil ki ben olamam Kendimi can taşıyor sayamam Yıkılsa dört duvara üstüme Sen varken imkansız yıkılmam Sanırım senin adın aşk olmalı sevgilim Kölesi de olurum

İçimdeki Sonsuzluğum

Selam olsun… En sevgili, en güzele… Kalbime huzur veren ölümsüzüme Karalar ruhuma sinmiş Damla damla sızan dertler Andırdında  İsminden doğdu bir hoşluk Beni mecnun yerimi gül bahçeleri eyledi Buluşmamız zaten   yok ama Hayalinde koynundayım Unutturdun bana doğru bildiklerimi Nasıl olsa bir gün vedâ edip gideceğiz  Değil mi bu hayata Mutluyum gerçekten İnanılmaz gibi Yine de seninle olduğum o kısacık anlar Kaderin yüz çevirmişliğine Ateşler serper Engelleri dağıtıverirler   Ah…güzelim   Ah…sevdiğim Sözlerim yangın Haline bakma Umutsuzluğuma Ama sonsuz bir sevgim var Kimseler olmasın İmrensin beni bekleyen mezar   Salamı dinlemek için insanlar Sen yüzünü sadece bana çevirdin Ve herşeyimi bildin Böyleyken Ölüm düşleri görsem   Uykular gözümde sıralarını beklese Bedenim acıdan infilak etse İçimin cehenneminde  Kalbimsin! Nerdesin demem Var...benimle derim   Ah…güzelim ...

RABBİN BANA BİR Nİ’METİ VARSA O DA SENSİN

  Solsan da sararsan yine gülpembe dehensin Rabbin bana bir nimeti varsa  o da sensin Sinem ebediyen  o güzel tenle bezensin Rabbin bana bir nimeti varsa  o da sensin     Ey sevgilim, beyaz kuğum! Semada uçar, sularda yüzerken Kalbime tatlı bakışların  Değdi de... Beni bülbül eyledi dudağının kızıllığına Pembe yanaklarına Isırıp kaldım pişmanlığıma Akacak kanım kalmayana  Boynum eğildi bastığın yerlere Umudum düştü...yeşermek için toprağına Zamanın iyileştiremeyeceği Bir keder yok   aslında Yaram da büyük  Yine de sırf seninle olmak için Dünyada kabuk bağlasın Böylece avunsun ruhum  Her ne kadar uzaktaysan Kesin mezarında sarınacağım Toprak   olanda Hayattan paylaşamadıklarım Her an artıyor... Fakat şimdilerde biraz dindi Acılar küllendi Ve o güzelim   aydınlığın ışıltısı Aksettiğinden midir... galiba Havalar güzel,  çiçekler nasıl da kokuyor Güzel bir gün oldu ben...

Benim Güzel Yarım Yarim

  Bir hançer mi önümde gördüğüm? Sapı elimden yana çevrik . . . Gel, sarsın elim seni: Yoksun elimde; ama görüyorum seni. Uğursuz görüntü, göze var ele yok musun sen? Kafamdaki bir hançer misin yoksa? Ateşli beynim mi yarattı seni? William Shakespeare   Benim güzel yarım yârim Yârim...benim güzel yarım Serinlet   içimi suyundan  Yıkandır gözlerinin ırmağında Sarındır  Sıcaklığında gövdenin Kurusun soluğunda bedenim  Yayıl yaylalarına içimin  Beni koru  gün ve gece Ayırma hiçbir an gözünün önünden Olur da kaybolursam Bırakma takip et Sen ve ben, ikimiz biriz Çıkarma tozlu hayallarden  Zaten Ayrılamayız biz Kanım, Damarlarımın kıvrımlarında Taşkın bir sel gibi dolaşan Öyle fazla inilti ve fısıltı var ki, Damarlarımda  Söylenen senin adınmış Kanım Benim

İki Gecem Var

Dîbâce

"Aşk denizini dopdolu bir hâle getirip   insanı dalgıç gibi o denize salarak hem hâl gevheri hem söz incisi veren "Sübhânallâhi hüve’l-aliyyü’l-müteâl"   Sevgilim! Her gün seninle yeniden doğmak…  Ayrılığın acısı dayanamaz hale gelince, meyhanenin yolunu tutmak ve oraya sığınmak ona sığmak, Günü bitirip yalnızlığımda  aşkının kadehiyle  sızarken , gece hayalinin çılgınlık mumuna pervane olup yanmak…deli divane olup ah etmek... ve aşkınla yeni bir efsane yaşamak. Seni seviyorum, seni özlüyorum, seni arzu ediyorum.  Sözlerime kızma. Bunlar aşk ve sevgi nağmelerini üfleyen neyin fısıltılarıdır. Dış yüzlerine bakıp, bunlara şehvet ve arzu   bulaşmış sanma. Günah benim defterimde yazılmıyor ki. Bilmelisin deli divaneden kalem düşmüştür Baştan başa narin teni güzel kokulu siyah incim, beni bir öptün bütün varlığım misk hâline döndü…bütün güzeller o kokuyu duymuşlar arıyorlar sürünmek için.  El değmemiş kalbime gel seni elini sür. Senden ba...

ELİME GEÇSEN

Bir tenhada canım elime geçsen İptida yanağın öpsem okşasam Dersem goncelerin destime alsam O nazik dudağın öpsem okşasam   Öpsem gerdanını sarsam belini Söylerken işitsem nazik dilini Hak nasip eylese dersem gülünü O kalem parmağı öpsem okşasam   Sıtkı der efendim ağlatma beni Sineme sarsam ol beyazca teni Başından bağlasam sevmeğe seni Nihayet ayağın öpsem okşasam Aşık Sıtkı Baba

ŞEN ADALAR

Yüreğim sızlayarak gözlerim âfâka dalar, Yâda geldikçe çiçeklerle dolu şen Adalar. Leblerim sîneni, çeşmim gene mehtabı arar, Yâda geldikçe çiçeklerle dolu şen Adalar. Güllerin rengini görsem lebini yâdederim. Düşünür çamları, leylâkları artar kederim. Şimdi gül sîneli yârim acaba nerde derim. Yâda geldikçe çiçeklerle dolu şen Adalar. Ahmed Refik

Dilemem Senden Başka

Endamının hayâlini gözlerimden silemem Kollarında can vereyim, başka bir şey dilemem... *** Endâmının hayalini gözlerimden silemem. Kollarında can vereyim başka bir şey dilemem, Bana sen de acımazsan kimler acır bilemem?.. *** KAÇSAN Kaçsan, beni yaksan, sana hasretle bayılsam. Baksan, acısan hâlime, busenle ayılsam. Sînende başım, ellerini kalbime koysam. Baksan, acısan hâlime, bûsenle ayılsam, Döksen gene kâkülleri, gül sineni açsan. Yaşlarla dolan gözlerime nûrunu saçsan. Yansa yüreğin bir daha benden kaçacaksan. Baksan, acısan hâlime, bûsenle ayılsam. *** İHTİYÂR OLDUM Öyle yaktın ki beni yıllarca sen, ihtiyar oldum senin aşkınla ben. Sîneme bassam seni bir ölmeden İhtiyar oldum senin aşkınla ben. Açsa güller, yaseminler her bahar; Sen gelirsin hâtıra, kalbim yanar. Mâha baksam gözlerim hep yaş dolar. İhtiyâr oldum senin aşkınla ben. *** SENSİZ İÇERKEN Yedigün.  20.10.1937 Yalnız bırakıp gitme bu akşam yine erken Öksüz sanırım kendimi ben sensiz içerken En neşeli demler bu gece...

Olsam

Şen gözlerine neş’e veren bir çiçek olsam, Bûsenle sararsam, o güzel sinede solsam! Her koklayışın ruhumu âteşlere yaksa. Bûsenle sararsam, o güzel sinede solsam! Ahmed Refik

Kalbime Sordum… Güzellik Kapında Bir Eşik Olabilir

Sevgilim! Şu ıssız gecenin derinliğe kaybolan saatlerinde yalnızlığımı sana şikâyet etmeyeceğim. Çünkü seni bildim bileli yalnız kalmadım ki…bir şekilde hep yanımdaydın. Düşünüyorum. Ne düşünüyorum biliyor musun? Bugünler hangi iyiliğimizin karşılığı… Her zaman sen aklıma geldiğinde nasıl kendimden geçtiğimi…bir bilsen…sonra içimde sana ait bir parça sürekli büyüyor. Seni, hissediyorum, tadıyorum, düşünüyorum, dokunuyorum Buna inanmalısın… Anlatabiliyor muyum? Hatırımda hep sen varken içim yanıyor galiba… yüzüm alevler içindeymiş gibi oluyor. “ Aşığım sana, yüreğim yanık ve mağdurum sensizliğine.” Sevgim sana o kadar arttı ki, mümkün değil… Kimsenin aramıza girmesine izin vermeyeceğim. Sen de bana olan dualarını bırakma. “Ben şu anki her şeyimle seni seviyorsam, geçmişte de öyleydim, gelecekte de öyle olacağım.” Ben herkes gibi olamam…bu korkunç ve sıkıcı bir şey. Farklı olduğumu da söyleyemem…sonra sana kavuşamasam da ölümü engel bırakmam aramızda çekinmeden canımı senin için veriri...