Efendim! İki gündür rahatsızım. Efkârlıyım demek uygun düşmez ama, sebepsiz yıkılıyorum. Hem derdim var hem de seni düşünüyorum, hasret ve üzüntü karşımı… özellikle de geceleyin…kat kat. Neden geceleyin? Çünkü geceleyin, yalnızlık başıma konuyor, sessizlik içinde kitap okuyorum, bilgisayar başında derken sen daha çok yanımda oluyorsun. Sevmeyi sevilmeyi yeni anladığım şu vakitlerde senin varlığını idrak etmek bir sonsuz bir mutluluk. Sana aşık olmak…onun üzerinden seninle konuşmak çok güzelken, bazen susmakla daha iyi anlaşılıyor…sevginin katmanları, içindeki gizemleri. Yoksa susunca bazı şeyler bizi uyarıyor mu…bunu düşünüyorum da…bir acı doğru gibi. Hakikatte, aşk hakkında hiçbir şey bildiğiniz yok. Aşk bir gizem. Yaratıcının bile etkisine girdiği bu hal için ne denilir, kavramak zor. Aşk bir girdap. İçine aldığını çeker yutar veya devrindeki hızdan dolayı dışların dışına atar. İkisinin de olma ihtimali eşit. Benim güzel ebedi aşkım! Her zaman hayalimde yaşamanı istiyorum. Bu saba...