bir ney Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Ali Şeriati etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Ali Şeriati – Hubut der Kevir

Alıntı Aşk, çılgınlıktır. Çılgınlık ise "anlayış" ile "düşünüşün bozulmuş ve yıpranmışlığından başka bir şey değildir. Oysa sevgi, tırmanışının doruğunda, beyin ötesini aşar; anlamayı ve düşünmeyi de yerden çekip, doğuşun yüksek doruğuna götürür. Aşk, sevgilide içinin çektiği güzellikleri yaratır. Oysa sevgi, içinin çektiği güzellikleri sevgilide görür, bulur. Aşk, büyük, güçlü bir kandırmacadır. Oysa sevgi; sonsuz, salt, dosdoğru, içten bir doğruluktur. Aşk, denizin içinde boğulmaktadır. Oysa sevgi, denizin içinde yüzmektir. Aşk, görme duyumunu alır; oysa sevgi, verir. Aşk, kabadır, şiddetlidir. Bununla birlikte dayanıksız, güvensizdir. Oysa sevgi, tatlıdır, yumuşaktır. Bunun yanısıra dayanıklı, güven içindedir. Aşk, hep kuşkuyla bulunur. Oysa sevgi baştan başa kesin inançlıdır. Kuşkuya yer vermez. Aşktan içtikçe kanarız, sevgiden içtikçe susarız. Aşk korundukça eskir. Oysa sevgi yenilenir. Aşk, sevenin içinde varolan bir güçtür. Kendisini sevgil...

Ali Şeriati – Kevir

Sen yalnız gönlü bilirsin, Mısır ülkesinde yalnız imişsin. Toplum Kitabı Önsöz Şimdiki yalnızlığın korkusuyla, tarihe kaçarken, açılımının başında bilinç, duygu ve düşünce atılganlığı suçuyla otuzüç yaşındayken gövdesi yarık yarık edilip üzerine mum eritilen kardeşim Aynulkuzat'ı buldum... Bilgisizlik dönemlerinde bilinç başlı başına bir suçtur. Güçsüz bırakılmışlar ile güçsüzler arasında ruh yüceliği ve gönül yürekliliği, su birikintileri ülkesinde Budha'nın deyimiyle “ada olmak’ bağışlanmayacak bir günahtır. Kendimden bir "dağınık yakınma" okuduğum çok oluyor imiş. Sonra bunu kardeşim Aynulkuzatin yazdığını görüyor imişim. Yine bunun gibi bu yazıyı, onun yakınmasında okudum. Ben kendim yazmışım gibi gördüm. "Yakınlık"ın kendisi iki "yakın"ın bir çeşit “başkalaşım"dır da ondan. Şimdi onun Kevir'ime ilişkin önsözü ile Kevir'de bana ilişkin önsözüne geçelim [Ne yazsam gönlüm doyuma ulaşmıyor!   Bu günlerde yazdık...