Ilık bir yaz akşam ı ... Lacivert geceyi aydınlatan dolunay, havada; bahçenin çitlerini kucaklamış han ı melinin huzur veren kokusu. Yemyeşil ç imler ve rengârenk g ü llerle ç evrili şirin bir bah ç e ve k ö şedeki dut ağac ı n ı n yan ı nda sarmaş ı k g ü llerle kaplanm ı ş, ahşaptan bir ç ardak. İ ç i yumuşac ı k bir kanape ve ö n ü nde minik bir masa ile sade d ö şenmiş. Bir kenarda yeni demlenmiş ç ay ı n semaverden t ü ten buhar ı . Masada hazırlanmış ç ay bardaklar ı , yan ı nda f ı r ı ndan yeni çı km ı ş duman ı ü st ü nde kurabiyeler. Etrafta ağustos b ö ceklerinin serenad ı ile bütünleşmiş huzur veren ı l ı k bir meltem esintisi. Evet... Bu huzurlu ortamı tamamlayabilecek en önemli ve tek varlık... Kıymetli gizli hazinem. Sevdiğim... Kalbimin ve ruhumun diğer yarısı, beni anlayan, seven ve değer veren, yolumun ı ş ı ğ ı , derdimin ortağ ı , hayat ı m ı n rengi, g ü c ü mün s ı rr ı , y ü z ü mdeki tebess ü m, g ö zbebeğim, kıyamadığım, kıska...